SAYI : ÖZDERİN 2023/10
Amerika Birleşik Devletleri (“ABD”) Hazine Bakanlığı bünyesinde faaliyet gösteren Yabancı Varlıkları Kontrol Ofisi (The Office of Foreign Assets Control “OFAC”); diplomatik, ekonomik, ulusal güvenlik, insan haklarının korunması gibi çeşitli sebeplerle ABD'nin ulusal güvenliğini ve ekonomik bütünlüğünü korumak üzere öngörülmüş bir kuruluştur. OFAC bu görevini; bireylere, şirketlere, ülkelere ve kurumlara, bazen de belirli bir sektöre uyguladığı ekonomik ve ticari yaptırımlarla sağlamaktadır. OFAC Yaptırım Programları olarak anılan bu yaptırımların öncelikli amacı ABD’nin ulusal çıkarlarını tehdit eden unsurlarla mücadele etmektir. Bu itibarla OFAC Yaptırım Programları, kaçakçılıkla ve ırkçılıkla mücadele etmek, terörizmin finansmanının ve suç gelirlerinin aklanmasını, kitle imha silahlarının yayılmasını önlenmek olup bu yaptırımların yönetimi, uygulanması ve takibi de OFAC tarafından yürütülmektedir.
OFAC Yaptırım Programları, birden fazla farklı sistem ve yöntemle karşımıza çıkmaktadır. En bilineni, ülkesel yaptırımlarken son yıllarda akıllı yaptırım olarak da bilinen liste bazlı yaptırımlarla belirli kurum, grup ve kişilere yaptırım uygulanması ile de sıklıkla karşılaşılmaktadır. Ülkesel bazda uygulanan yaptırımların bir çeşidi olan ambargo uygulaması sıklıkla dünya gündeminde yer edinse de liste bazlı yaptırım programları hakkında detaylı bilgi sahibi olmamak kimi durumlarda hak kayıplarına sebebiyet verebilmektedir.
OFAC Yaptırım Programları; ülkesel bazlı yaptırımlar, liste bazlı yaptırımlar, sektörel yaptırımlar ve ikincil yaptırımlar olarak dört farklı şekilde karşımıza çıkmaktadır. Liste bazlı yaptırımlar, OFAC SDN Listeleri (Specially Designated Nationals and Blocked Persons List) adı verilen listelerle duyurulmakta olup bu listede yaklaşık halihazırda 6400 farklı kişi, kurum ve grubun yer aldığı bilinmektedir.
Bu bülten yazımızda, OFAC Yaptırım Programlarının hukuki dayanağı, kimlerin uyum sağlaması gerektiği, yaptırımlara uymamanın hukuki ve idari sonuçları ve dikkat edilmesi gereken diğer hususlara dair genel hukuki tavsiyelerimiz ele alınmıştır. Öte yandan OFAC Yaptırım Programları hakkında daha fazla bilgiye, yayınlanmış Uyum Kılavuzuna ve sıkça sorulan sorulara linklerden ulaşabilirsiniz.
- Yaptırımların Hukuki Dayanağı
OFAC tarafından uygulanan yaptırımların kaynağı, konusuna göre çeşitli kararnameler ve sair düzenlemeler olmakla birlikte ana kaynağı 1977’den beri yürürlükte olan “The International Emergency Economic Powers Act” (IEEPA) yasasıdır. Yaptırım programlarına uymamanın sonuçları ve kimlerin uyum programlarına uygun faaliyet göstermesi gerektiği aşağıda açıklanmaktadır.
- Yaptırımların Uygulama Alanı
OFAC Yaptırım Programları, doğrudan ABD vatandaşları ile ABD’de faaliyet gösteren şirketler ile her türlü kurum ve kuruluş açısından bağlayıcıdır. Öte yandan, OFAC’ın yaptırım gücü geniş tutulmuş olup sadece ABD sınırları, ABD vatandaşları (yerleşik olduğu ülkeye bakılmaksızın) ya da şirketleri ile sınırlandırılmamıştır. Bu anlamda ABD ve ABD para birimi ile ilişkili herhangi bir işlemin, hukuki veya ticari ilişkinin tarafı olmanız da söz konusu programlara uyum sağlamanızı gerektirebilir. Bahse konu uyum programlarına dikkat etmesi gereken kişi ve kuruşular ile dikkat edilmesi gereken iş ve işlemler aşağıdaki gibi sıralanabilir;
- ABD’de yerleşik kurumların iştirakleri, şubeleri ve temsilcilikleri,
- ABD vatandaşları veya ABD’de yerleşik kişiler,
- İşlemin karşı tarafının ya da finansman sağlayanının ABD’li olması (örn. ABD finansal kurumlarından sağlanan kredi ve kaynakla işlem yapılması)
- ABD orijinli mal ve hizmetler üzerinde işlem yapılması (örn. ABD orijinli bir malın ithali ve yeniden ihracı),
- İşlemin ABD içinden ya da üzerinden gerçekleştirilmesi (örneğin ABD doları üzerinden yapılan bankalar arası para transferleri),
- İşlemin ABD doları üzerinden yapılması
Son dönemlerde uygulanmaya başlanan ülkesel bazda bazı ikincil yaptırımlar, ABD ile ya da ABD para birimiyle veya ABD kişi ve şirketleri ile hiçbir ilişiği bulunmayan hallerde dahi uygulama alanı bulabilmektedir. İkincil yaptırıma konu aykırı bir durum tespit edildiğinde ABD ile ilişiği bulunmayan kişi veya şirketler OFAC tarafından belirlenen listelere alınmakta, ABD kişi ve şirketleri ile işlem yapmaları yasaklanmaktadır. Bir başka deyişle, her ne kadar ABD ile ilişiğiniz olmasa da tarafı olabileceğiniz çeşitli ticari ilişkiler nedeniyle OFAC yaptırım programlarına uyum sağlamakla yükümlü olabilirsiniz. Örneğin yurt dışından (özellikle ABD finansal kurumlarından) kredi, sendikasyon ya da sermaye benzeri kredi şeklinde kaynak talep etmeniz halinde Türk finansal kurumları genel kredi sözleşmelerinde bu kredileri sağlamanın ön koşulu olarak OFAC ve diğer uluslararası yaptırım programlarına uyum sağlamayı taahhüt etmenizi, uymamanız halinde ise kredinizin kat edileceğine[1] dair koşullar öngörebilmektedir. Uyum kılavuzlarında yer alan hususlara uygun faaliyet göstermek için bu hususta özel bir danışmanlık almanızı gerektirebilecektir.
- Yaptırımlara Uymamanın Hukuki Sonuçları
Yukarıda açıklanan kapsam dahilinde yapacağınız iş ve işlemlerinizde OFAC tarafından yayınlanmış yaptırım programlarına, uyum kılavuzlarına ve ülkesel-sektörel-ikincil veya kişi-şirket bazında oluşturulmuş SDN yaptırım listelerine uymanız beklenmekte, aksi halde (konusuna ve somut olayın özelliklerine göre) cezai ve hukuki yaptırımlara (idari para cezası, yaptırım listesine dahil edilmek gibi) maruz kalmanıza neden olabilmektedir. Bir kişi veya şirketin listeye alınması halinde ise, ABD yargı alanındaki mal varlıkları dondurulacak, ABD kişi ve kuruluşları ile kapsam dahilindeki tarafların bu kişi veya kuruluşlarla işlem yapması yasaklanacaktır. Listeye alınmış bir kişi veya şirketin %50’den fazla pay sahibi olduğu veya kontrol ettiği şirketler de (“shadow bloked entities”) listede yer almasa dahi otomatik yaptırım kapsamına alınacaktır.
Beklenmeyen bir yaptırım ile karşılaştığınızda OFAC’a aşağıda linki verilen yöntemlerle[2] itiraz edebilirsiniz. Söz konusu itirazın delillere dayandırılması gerektiği unutulmamalıdır. İdari itiraz yollarının tüketilmesinden sonuç alınamaması halinde ise, ABD federal mahkemelerde karara karşı dava açabilirsiniz. Tüm sürecin gerek zaman gerekse maddi açıdan birtakım güçlükleri de beraberinde getireceği açıktır.
- Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar
Yaptırımların cezai ve hukuki sonuçları ile karşılaşmamak adına üst başlıkta açıklanan kapsamdaki iş ve işlemlerinizde, hukuki ve ticari ilişkilerinizde; güncel liste bazlı (kişi bazlı – ülke bazlı vb.) yaptırım listelerini kontrol etmenizi[3], listede yer alan taraflarla hukuki veya ticari bir ilişkiye girmemenizi, ayrıca OFAC tarafından yayımlanmış yukarıda belirtilen Uyum Kılavuzlarına uyumlu faaliyet göstermek için bu alanda uzman kişilerden danışmanlık almanızı tavsiye ederiz. ABD Yaptırım yasalarının geniş bir uygulama alanı bulması gerçeği ışığında özellikle global yapıdaki şirketlerin veya ihracat-ithalat yapan şirketlerin herhangi bir beklenmeyen hukuki sonuçla karşılaşmaması adına hukuki ve ticari ilişkilerinde ABD Uyum Kılavuzlarına uygun faaliyet göstermek için gerekli hukuki aksiyonları almaları ve gireceği ticari ilişkilerdeki bu anlamda kılavuzlarda tarif edilen denetim mekanizmalarını geliştirmesi, sınır ötesi ticaretlerinde ve sözleşmelerinde ABD’nin yaptırımlarına uyum taahhütleri içeren hükümler öngörmesi gerekmektedir.
Konu ile ilgili herhangi bir soru veya sorununuz olması halinde bizimle irtibat kurmanızı rica ederiz.
Saygılarımızla,
Av. Senem Nimet ÇETİN Av. İrem Can TANIŞ
Danışmanlık Departmanı Yöneticisi Dava Departmanı
[1] Hesap kat ihtarnamesi de denilmekte olup genellikle bankacılık uygulamalarında karşımıza çıkmaktadır. Bankadan kredi kullanan müşterinin, kredi ödemelerini vadesinde yapmaması veya ilgili genel kredi sözleşmesi hükümlerine aykırı bir faaliyette bulunması halinde banka tarafından kredinin durdurulduğu ve alacağın tamamının yasal yollardan tahsil edilmeye başlanacağı ve tüm kredi borçlarının muaccel kılınacağı müşteriye bildirilir. Bu bildirime hesap kat ihtarnamesi denmektedir.